İnsan beyni dünyaya geldiğimizde henüz olgunlaşmamış ve ruhsal doğumun gerçekleşmediği ham bir pozisyondadır. Bu sebeple hayatımızın ilk üç yılı ve ardından sonraki üç yıl kişilik gelişimimiz için hayati öneme sahiptir.
İlk altı yaşın ardından bir süre beynin işlemlenmesi yani sinaptik budanma yavaşlar ancak ortalama 11-12 yaşlarında ergenlik evresi ile bu durgunluk son bulur ve tüm bedenimizde olduğu gibi beyinde çok hızlı şekilde değişim ve gelişim gösterir. Beynimizin ergenlik döneminde ki bu potansiyeli ruhsal sorunlarımızı halledebilmemiz için bize bahşedilmiş muhteşem bir fırsattır.
Bu sebeple Rıdvan Kanoğlu ergenlerde psikoterapi sürecinde çocukluk döneminde oluşan sorunları tespit edip üzerine eğilirken, bir taraftan da ergenlik dönemine has; özerk olduğunu hissetme, amaç edinebilme, sırdaş edinme, lider olabilme ve bir lideri takip edebilme, cinsel kimlik edinme ve karşı cinsle sağlıklı iletişim kurabilme, bir dünya görüşü benimseyebilme ve kendisini gerçekleştirebileceği hedefler üzerine adım atabilme becerileri üzerine psikoterapi sürecini ilerletmektedir.
Rıdvan Kanoğlu